Showing posts with label girls father son holy ghost. Show all posts
Showing posts with label girls father son holy ghost. Show all posts

8.11.11

Girls won't stop! New single "Lawrence" and more

Lately, we hear so much from Christopher Owens. Last year he performed acoustic songs in the opening of Ryan McGinley's photo show in SF. Videos released last week and there is so many new song that we've never heard before and songs from FSHG. You can listen acoustic performs here.
**
Christopher Owens'dan son zamanlarda ardı ardına yeni şarkılar geliyor. Geçen sene Ryan McGinley adlı fotoğrafçının sergisinde akustik olarak seslendirdiği şarkılar birkaç gün önce meydana çıktı. İçlerinde daha önce dinlemediğimiz bir sürü şarkı bulunmakta, şuradan dinleyebilirsiniz hepsini.



And today, Girls released new single called "Lawrence" as a gift to Lawrence from Felt. You can listen is below. Also, special performance for Pitchfork released today, recorded in Brooklyn church. Performance includes My Ma, Honey Bunny and Vomit. Click here to watch.
**
Bugünse Girls, Pitchfork'a özel bir performans videosu ve yeni bir single yayınladı. Pitchfork tarafından yayınlanan videoda My Ma, Honey Bunny ve Vomit'i seslendirmişler. Video bir kilisede çekilmiş ve konserlerdeki ekip tam kadro orada.
Yeni şarkı Lawrence ise Felt grubundan Lawrence'a bir hediye niteliğinde. Holy Shit'te çalarken, grubun esas elemanı Matt Fishbeck, Felt'i Christopher Owens'a tanıştıran adam olmuş. Christopher Owens'da ona olan sevgisini böyle bir şarkıyla ortaya çıkarmış. Aşağıda ona yazdığı yazıyı bulabilirsiniz. Pek sevdiğim Christopher Owens, bu yıl gerçekten bayağı üretkendi, darısı gelecek senelerin başına diyorum.

Girls - Lawrence




Girls'ün Pitchfork session'ına ise şuradan ulaşabilirsiniz.

Letter from Christopher Owens to Lawrence // Christopher Owens'dan Lawrence'a (via True Panther )

Dear Lawrence,


I wonder who will be writing me in twenty years, and what they’ll be looking for. Don’t worry, I’m not writing to talk about the things I’m looking for in life, I’ll spare you that. I’m writing to FINALLY be able to send you a song that I wrote in 2008. When I wrote this song I was the guitarist in a band called Holy Shit, Matt Fishbeck (our fearless leader) was the one who turned me on to Felt. I fell in love with your songs, I wouldn’t stop listening, I loved you and Maurice.


To make a long story a shorter story, I once wrote this song and wondered what you would sing to it, I could sometimes hear your voice but I didn’t dare write down any words. I never thought for a second you would ever hear it, I wondered if you would like it, all that. I called it Lawrence, after you. To send it to you now is incredible for me, I want to show you I’m thankful. You gave me something to love, or in other words you gave me love itself. You took something that can sometimes feel so common and dull and brought it back to life with so much beauty and verse. You gave me happiness, and you still do.


Anyway, I’d just like you to have it, it’s yours, take it as yours. Do anything you want with it. I hope you enjoy listening to it. And all the best to you forever and ever.


With love- Christopher Owens

20.9.11

Girls - Father, Son, Holy Ghost


Twitter hesabımı takip ediyorsanız, son zamanlarda en çok beklediğim albümün Girls - Father, Son, Holy Ghost olduğunu görmüşsünüzdür. Hatta son postlarımın arasında en çok onlara ait videolar var. Girls benim için çok farklı bir grup. Christopher Owens ise gerçekten tanımayı istediğim, çok sıradışı bir karaktere sahip olduğunu düşündüğüm Girls'ün beyni, her şeyi.

Christopher Owens 16 yaşına kadar Children of God adlı tarikatın üyesiymiş. Daha doğrusu o tarikatın içinde doğmuş. 1960'lı yıllarda kurulan dini tarikat tek bir aile olmayı amaçlamış, böylece tarikat üyeleri birbirlerini fiziksel, cinsel ve ruhsal anlamda sevmeyi benimsemişler. Bu sakat durum doğal olarak cinsel ve psikolojik hastalıkların belirtilerini göstermeye başlamış. Gruptan ayrılan gençler gerçek hayata uyum sağlayamamış ve çoğu intihar etmiş.

Owens'ın babası bu tarikat olaylarını saçma bulduğundan ve herhalde artık canına tak ettiğinden annesini terk ederek, gruptan ayrılmış. Miami'de doğan Owens, 16 yaşına kadar Amerika'ya ayak basmamış. Annesiyle birlikte Avrupa ve Asya'nın birçok yerinde bulunmuş. O yaşa kadar okula gitmemiş, söylediği şarkılar ise ona orada öğretilen dini şarkılarmış. 13-14 yaşlarındayken tarikatta 18'ine gelen ve oradan ayrılan gençleri görünce "Eninde sonunda bende bunu yapacağım" demiş. Büyük bir cesaret örneği göstererek 16 yaşında Slovenya'dan Teksas'ta yaşayan ablasının yanına uçmuş ve tarikatla bağlarını koparmış. Çok farklı bir ortamda büyüdüğünü söyleyen Owens'a göre annesinin ve tarikattaki insanların yaşadığı hayat akıl almaz derecede çılgınmış. Çılgın derken, anlatmak istediği aslında o hayatın gerçekten saçma olduğu. Düşünsenize, dışarıda yapılan müzikleri dinleyemiyor, okula gidemiyor, hasta olduğunuzda öylece iyileşmeyi bekliyorsunuz - çünkü onlara göre hastaneye gitmek gereksiz. Tarikattan sıyrılıp gerçek hayata dönünce önce bir manavda, ardından bir restoranda çalışmaya başlamış. Daha sonra ise Stanley Marsh isimli milyoner bir iş adamıyla tanışarak onun danışmanlığını yapmış. Yaklaşık 4 yıl onun yanında olan Owens, Marsh'ın kendisi için bir baba figürü olduğunu ve onunla tanışmasının hayatının dönüm noktalarından biri olduğunu söylüyor.

Christopher Owens gitar çalmayı Danimarka'da yaşadıkları sürede öğrenmiş ve müzik onun için sıradan bir şeymiş. Amerika'ya taşındığıda punk yapan bazı çocuklarla tanışıp, onların grubunda gitar çalmış ama o sırada bile müzik onun için sadece arkadaşlarının grubunda çalmakmış. Kız arkadaşıyla kurduğu "Curls" adlı grup, kız arkadaşı onu terk ettiği ve "Şarkıların bir boka benzemiyor" dediği zaman bitmiş (Şimdi pişman mıdır?). O terk edilişten sonra "E yazdığım şarkıları ben söylersem nasıl olur?" diye düşünürken Chet JR White'la tanışmasıyla "Girls" ortaya çıkmış olur. JR "Ben kayıt yapmayı ve ve prodüksiyonu beceririm, gitar da çalarım" deyince Owens'ın yazdığı şarkıları toplar ve ilk albümleri "Album"u yaparlar. Ardından çok iyi bir EP ve sonrasında çok beklenen "Father, Son, Holy Ghost".

Albümden gün yüzüne çıkan ilk şarkı "Vomit" olmuştu. Ardından albümün açılış şarkısı olan "Honey Bunny" geldi. FSHG'u dinlediğimde sanki bu şarkılar uzun zamandır vardı ve hepsi benim en sevdiğim şarkılardı gibi hissettim. O kadar klasik bir tat var ki albümde... Çok "saf" bir müzik ve Owens'ın kalbinden dışarı taşan sözler. Owens aşkı arıyor ve şarkıları aracılığıyla bunu dile getiriyor. Onu gerçekten seven bir kız istiyor, kirli saçları ve zayıf vücuduna rağmen(Honey Bunny). Girls, şarkı adlarında "özel isim" kullanmayı da pek seviyor ve o şarkılar da nedense enfes oluyor. Daha önceki albümlerinde yer alan Carolina, Laura, Lauren Marie'den sonra Alex ve Jamie Marie'de gerçekten çok güzel şarkılar. "Die" albümde gitarların en ön planda olduğu, en gaz şarkısı. Mesajı çok depresif görünse de, gerçek değil mi? We're all gonna die! "My Ma" albümdeki en arabesk şarkılardan biri, yalnızım ve tek istediğim sevmek-sevilmek. "Vomit" ise bizi melankoliden öldürecek bir şarkı. Bu arada isminin "Vomit" olması, İncil'de geçen "Ahmaklığını tekrarlayan akılsız, kusmuğuna dönen köpek gibidir.(As a dog returns to its vomit, so a fool repeats his folly)" ayetine dayanıyormuş. "Love Like a River" tanıdık ama biraz fazla tanıdık geldi. Bulan olursa bir ses etsin. "Magic" albümün geri kalanına göre çok daha mutlu bir pop şarkısı. "Forgiveness"te ise sanki Children of God zamanlarına bir gönderme var, ya da bana öyle gelmiş olabilir. "Just a Song" akustik gitarla yapılan uzun bir girişten sonra sakin sakin devam edip öyle biten bir şarkı. Albümün bana tek "sıradan" gelen şarkısı ise "Saying I Love You" sanırım.
Sonuç olarak, Girls'ün yeni albümünde çok farklı bir sound bulamıyorsunuz ama Girls'ün müziğinin en önemli noktasının samimiyet ve saflık olduğunu düşünüyorum. Bu Owens'ın geçmişinden dolayı da olabilir, şarkı sözlerinin yalın ama vokalinin derin olmasından da. Belli olan bir şey var ki, Owens'da doğal bir yetenek ve JR'da da bu yeteneği daha iyi hale getirme becerisi var.

Albüm notu: 9/10



Edit: 17:00 itibariyle NY Times'da yayınlanan videoyu da, ayrı bir post yapmamak için buraya ekliyorum :)

17.9.11

Girls Live at Grimey's

Last night I shared online stream of Girl's perform from Grimey's Nashville. If you missed it last night, you can now watch recorded live stream. (Lenght 28:19)
I really love this band.

*

Dün gece Girls'ün Grimey's Nashville'deki canlı performansını burada yayınladım ama onu kaçıranlar için kaydedilmiş görüntüleri tekrar yayınlıyorum. (Video süresi 28:19 dakika)
Keyfini çıkarın!



Video streaming by Ustream

Girls Live Now!



Live streaming by Ustream

14.9.11

Girls perform on Jimmy Fallon


I've been waiting for that, so long! At last, Girls made their TV debut on Jimmy Fallon. They performed 2 songs, Honey Bunny and My Ma. On the stage they were 8 people and it looks damn good!

*

Bunun için gerçekten çok bekledim! Girls sonunda televizyondaki çıkışını Jimmy Fallon'da gerçekleştirdi. Honey Bunny ve My Ma'yı söyleyen Girls, sahnede toplamda 8 kişilik bir ekiple yer almıştı ve bu gerçekten çok iyiydi!

Honey Bunny



My Ma

23.8.11

Girls - Honey Bunny


NPR Music az önce Girls'ün yeni şarkısı "Honey Bunny"nin premiere'ini yaptı. 13 Eylül 2011'de çıkacak yeni albümleri "Father, Son, Holy Ghost"tan yayınlanan "Vomit"i daha önce burada dinlemiştiniz. "Honey Bunny" Christopher Owens'ın yazdığı 18. şarkı olma özelliğini taşıyor. Bu şarkıyı 2008'de hafiften annesine serzeniş şeklinde yazmış. 2011'de bile hala surfer guitar sound'unun çok iyi olduğu söylemiş. 2011'in en çok beklenen albümlerinden biri olan "Father, Son, Holy Ghost" çok ses getirecek diye düşünüyorum. Ayrıca albümle ilgili çokça tweetlediğim için beni İncil'den pasajlar paylaşan bir hesabın takibe aldığını biliyor muydunuz?

Şarkıyı buradan dinleyebilirsiniz.

8.8.11

Girls - Vomit

Girls'ün albümüne 36 gün kala, Vomit adlı şahane şarkılarının klibi çıkmış. 4 gün gecikmeyle buyrun efendim.